22 Şubat 2013 Cuma

Facebookta Neler Oluyor?

Yazar: Tumtum zaman: 02:47 0 yorum
Çok çılgın şeyler oluyor :)
Detaylar Facebookta :)














19 Şubat 2013 Salı

Kadın-Ayakkabı Parabolü :)

Yazar: Tumtum zaman: 08:16 3 yorum

Konu ayakkabıysa, bir kadına asla "Hangisi?"* diye sorulmaz :)
Asla seçim yapması, bir diğerinden vazgeçmesi istenmez.

*Hangisi? sorusunun cevabı tabi ki; "HEPSİ!!


16 Şubat 2013 Cumartesi

Peruk Siparişine Ait Müşteri Yorumları :)

Yazar: Tumtum zaman: 12:57 0 yorum

Her zamanki gibiyiz yine :)


14 Şubat 2013 Perşembe

Yakında.... (Yeni Eklenecekler)

Yazar: Tumtum zaman: 17:29 0 yorum

Facebook sayfamızı sık sık takip etmenizi tavsiye ederiz :)

12 Şubat 2013 Salı

Renkli Saç Boyaları Part 3

Yazar: Tumtum zaman: 16:33 6 yorum
Bu blog sayesinde kiminle tanıştıysam, hepsi güzel insanlar çıktı :)
Umarım böyle de devam eder ^_^
İnsanların mutluluğuna önce sebep olmak, sonra da şahit olmak inanın çok güzel :)
Bazısıyla elektriğimiz tutuyor, nerede nasıl tanıştığımı unutuyorum valla, sanki hep hayatımda varmış, ezelden beri arkadaşımmış gibi :)
Güzel duygular yani :)
Bir alışveriş sayesinde tanıştığım "Lady In Red"in yorumunu okuyunca bunları yazasım geldi :) Nereden nereye...


-Bu da 9.kez yıkanmasına rağmen hala mükemmel görünen kırmızı saçlar-
Yorum sizin...
:)

11 Şubat 2013 Pazartesi

1 Kadın 1 Erkek Saç Bantları

Yazar: Tumtum zaman: 17:11 3 yorum
Erdem Bey'in 14 Şubat için siparişi :)
Sabah erkenden kargoya gidecek...
Pek mi güzel oldu, ne :)
Siz de sipariş vermek istiyorsanız mail atmanız ya da yorum bırakmanız yeterli :)
Adet: 10 TL
2 adet siparişe 3. hediyemiz ^_^












10 Şubat 2013 Pazar

Gardroba Eklenenler - New in...

Yazar: Tumtum zaman: 15:55 3 yorum
Üniversitede okurken LC Waikiki'de çalışmıştım, biraz zor gelmişti, çünkü okuduğum bölüm (bilgisayar) zaten zordu, son sınıftaydım, mezuniyet telaşı, okul bitecek mi endişesi, staj, iş, vize-final derken... Şimdi bakıyorum da, hayatımın en düzenli zamanlarıymış :) Çünkü herşeyin saati belliydi o zaman, yetişmek için, azar işitmemek için düzenli yatıp kalkmak zorundaydım, boş zamanlarımda ders çalışmak, boş olmayan zamanlarımda tişört katlamak zorundaydım... Ki hemcinslerimden nefret ettiğim dönem bu döneme tekabül ediyor.

Ben, Türk kadını kadar saçma sapan alışveriş yapan zihniyet görmedim yahu! Hayır yani, olayın içindeydim ondan biliyorum... Stantta duran ürünü kaç kez elleyebilirsiniz? Milyonlarca kez! Üstelik sebepsiz yere :) Aynı ürünün açığı varken illa hepsini elleyip, katlı ürünleri bozmak, almayacağı yerde hepsini açıp bakmak, hele çocuklu kadınlar... Birileri annelere mağazaların "çocuk oyun parkı" olmadığını söylemeli, rica ediyorum... Saldım çayıra, mevlam kayıra mantığıyla çocuğunu mağazaya bırakıp kendi kabinde olan anneler, sizden nefret ediyorum "hala" :) Bu kadarda sorumsuz olmayın yahu... Uzaktan, sırf çalışanlara laf etmesinler diye "Ayşe/Ali elleme çocuğum, bak abi/abla kızacak" dediğinizde biz anlıyoruz çocuğunuzun ne kadar umrunuzda olduğunu :) Yapmayın lütfen...

Bu konuya nereden geldim; bugün tesadüfen yanlış durakta indiğim için bir zamanlar çalıştığım LC Waikiki'nin önünden geçmek zorunda kaldım, upuzuuuuuuuun bir zamandır mağazalardan alışveriş yapmıyorum (neden acaba?!) İşim gereği de zaten 7/24 bilgisayara çakılıyken, günümüzde de modayken internet alışverişine yükleniyorum normalde ama bugün bir şey beni dürttü ve mağazaya girdim. Haliyle elim boş çıkamadım :) İşte aldıklarım ve denediklerim...


Lacivert oversize diyebileceğimiz kazak, hazır bu yıl modasıyken 14,90 TL ye kaptım ^_^




Mint yeşili önü kısa, arkası uzun, yumuşacık kazağım, 19,90 TL ye artık benim ^_^
Değişik renkleri var, ben mint yeşili almamak konusunda kendime baskı yapsam da, insanların artık mint modasını yavaş yavaş bırakmasıyla satın alabildim. 
Ne yapayım yahu, herkesle tek tip Çin askeri gibi aynı şeyleri giymekten hoşlanmıyorum >.<'


Bu da bir başka kazak, iki rengini gördüm mağazada; 
Krem-siyah ve navy-siyah...
34-36 beden olmama rağmen denediğim bu kazak XL! 
Buna rağmen istediğim salaşlıkta olmadığına kanaat getirip son anda bıraktım :/


Bu da ne idüğü belli olmayan boleromsu bir şey...
18lik metalci gibi ortada dolansam da, iş-güç ortamında "mecburen" klasik giyiniyorum.
İş-güç konusunu bilahare yazayım bari ^_^ O konu beni çok eğlendiriyor çünkü, neyse...



Bunların da üzerimdeyken resmini çekmeyi unutmuşum, eve gelince hatırladım.
Yumuş yumuş, tam olarak petrol mavisi
İstediğim gibi salaş...
14,90 TL 



Uzun, yine salaş zümrüt yeşili hırka
14,90 TL

Bu kısımda dipnot geçmem gerekli: Ben çalışırken de dahil, müşterilerden en çok aldığımız şikayet bedenle ilgiliydi. Ben de o zamanlar pantolonlarda 1 küçük beden alınmasını tavsiye ediyordum, çünkü genelde bollaşıyor...Bu alışverişimde hiç kendi bedenimde bir şey almadım :/
Yani şöyle ki, hepsi aslında istediğim bollukta, istediğim salaşlıkta oldu, ve geneli L ya da XL... 
Dediğim gibi 34-36 beden giymeme rağmen hiçbirinde 2-3 beden büyükmüş gibi durmadı, omuz düşüklüğü falan olmadı...
O da benim şansım :)


Bu da benim bugünkü halim... Kim der ki öğretmen diye :D
Kimse de demiyor zaten, inanmıyorlar da...
Amaaaan pırt...


Tişörtümü Ankara halkı olarak, veli-nimetimiz olan Sosyete Pazarı'ndan 3 TL'ye alıp yakasını kestim XD
Retrotik bir baskısı var ve seviyorum :)



Kot pantolonum ise bir kaza sonrası dizi yırtıldığı için, biraz da benim katkımla (!) bu hale geldi.
Spike'lar meşhur zaten XD



Cağnım Kangaroos'um ^_^ Gözümün nuru ayakkabım...
Markafoni'den aldığım son şey... Benim gibi internet kurdunu kaçırmalarına sebep oldu bu alışveriş gerçi ama olsun...
Nitekim, Kangaroos'un bu modelini Türkiye'de bulamamış olmam?! yeterince büyük bir sorundu zaten çünkü  kendini "High Junior" diye geçiyor yani çocuk modeli!
Bu yüzden acayip acayip renklerde üretmişler ve numarası yok :/
Nasıl olduysa bir ara siyahı düştü ve ben de kaptım hemen indirimden 74,90 TLcik ^_^


Klasik deri Nike çanta, severim :)


Bir gün de böyle geçti :)
Sevgiler...

8 Şubat 2013 Cuma

Tuğba'nın Ardından...

Yazar: Tumtum zaman: 09:39 3 yorum
Go-kart yaparken feci bir kazayla hayatını yitiren Tuğba'nın ölüsünün ardından, görevli polislere diyorum ki; Allah belanızı versin lan!

İnsan bir güvenlik şeridi çekmez mi anında, oradaki insanları, çocukları uzaklaştırmaz mı, her polis memuru ölüyü ellemek zorunda mı, hele bir tanesi var elinde sigarayla kaldırıp çöp poşetini (!) altına bakıyor, ne görmeyi umuyorsa artık...

Sen olay yeri inceleme misin, kriminal uzmanı mısın, adli tıp doktoru musun, ne sikimsin ki kurcalıyorsun kızın ölüsünü? Basit bir memursun, bu ülkede herkesin çok kolay olabildiği gibi...

Bir kaç armut çıkacaktır şimdi eminim, kızın hatası falan diyeceklerdir, bi' siktirin gidin!

Bilmem ne federasyonu da açıklama yapmış "go kart pisti uygunluk için bize başvuru yapmadı" diye... Oldu anam, ben kaçak yapıyım, gelin benim kaçak olduğumu, sizin standartlarınıza uymadığımı görün, kapatın diyecekti değil mi? Sizin işiniz zaten bunun kontrolünü sağlamak değil mi? Bu go-kart aracını Türkiye'de satan kaç tane firma varsa iletişimde değil misiniz siz federasyon olarak? Adam evine süs diye o aracı alacak değil ya, gidip bakacaksın, kim kime, kaç tane o araçtan satmışsa, denetleyeceksin, uygun mudur, değil midir diye...

Ama nerede?

6 Şubat 2013 Çarşamba

Sevgililer Günü Hedesi...

Yazar: Tumtum zaman: 18:18 1 yorum



Pastanın yapılışı burada





4 Şubat 2013 Pazartesi

Renkli Saç Boyalarıyla İlgili Kullanıcı Yorumları Part 2 :)

Yazar: Tumtum zaman: 13:44 4 yorum

Yine renkli saç boyaları, yine alanlar memnun... Biz de memnun tabi ki ♥ :)

3 Şubat 2013 Pazar

Kozmetik Dolabı Düzeltmece ^_^

Yazar: Tumtum zaman: 04:52 0 yorum
Kozmetik ürünlerle ilgili ilk defa kendimi ilgili gördüm o__O
Çünkü yapı olarak salaş birisiyim ve fikir olarak da, kendime özendiğim halde özenilmemiş, doğalmış gibi gösteren ürünleri severim.
Kavram karmaşası oldu sanki ^_^
Ama demek istediğim şu; 
Mesela saatlerce makyajla uğraşamam, bayar beni... Zaten o kadar boş vaktim de yok :/
Altına yok kapatıcı süreyim üstüne fondoten, yok bunu bilmem nereden aldım kaç paraydı olayları beni hep darlamıştır.

Zaten lise ve üniversitede koyu gothic olarak takıldığım için makyaj malzemesi olarak kullandığım 2-3temel eşyam vardı, herkesin çantasında olan

1. Siyah far
2. Siyah eyeliner
3. Siyah rimel

Bu kadar da basit biriyim işte :) Zaten sonrasında da gözümü panda gibi boyamaktan ben sıkıldım o__O 
Bknz: 
Hohohohoho!

Mümkün olduğunda hücrelerimi açık tutuyorum o anlamda yani, sadece belli yüz, sivilce temizleyicilerini kullanıyorum :)

Geçen hafta kremlerimin durduğu dolap üzerime üzerime yıkılırken, içinden elemem gereken şeyler olduğunu fark ettim ve neden ben de bir şeyler yazmıyorum ki dedim :) İşte kendime sorduğum sorunun cevabı aşağıda resimlerle... Resimlerin kalitesi için üzgünüm, malum hepsiburada.com'un bana fotoğraf makinemle ilgili yaşattığı hüsrandan sonra fotoğraf makinesiz kaldım :( 


Soldan saga: 

1. Nivea portakal kokulu vucut losyonu, tavsiye ederim, kullanilabilir.
2. Nivea gunes kremi
3. Avon gunes sonrasi losyon, tavsiye ederim, gunes yanigina birebir ozellikle ferahlatma konusunda! :) Ustelik fiyati da uygun.
4. Sundance gunes sonrasi losyon
5. Isana Anti-Age Q10 Sikilastirici krem, henuz kullanmadim...


1. Isana selulit kremi, Rossmannlarda satiliyor, alinabilir.
2. Urederm yanik ilaci, her evde kesinlikle olmali! Dermatolojik... Birkac dk icinde yanigin sizisini aliyor.


1. Ankarali olanlar bilir, metronun altindaki kozmetiklerden alinan havuclu cikolatali yag. Kisa surede ve ucuza bronzlasmak icin... 7-8 TL civari idi kutusu.
2. A101den aldigim meyve kokulu vucut losyonu. Nemlendirme namina bir ise yaradigini soyleyemem :) Ama meyve-seker kokularini seviyorsaniz begenirsiniz ama sanirim artik satilmiyor. Epey once almistim 3-4 TL civariydi.


1. Lady Speed Stick, vazgecilmez ♥ Gun boyu kokusu her zaman burnumda...
2. Caldion-Zen roll on, bu da ayni sekilde, gun boyu surekli kokan...
3. Pastel-Vucut Simi, davetler ve dekolteler icin, goz alici, tavsiye edilir.
4. Makromarketten deneme icin alinan ayak kremi, birkac kez surdum, simdilik olumluya yakin dusunuyorum.
5. Avon yuz icin yuksek faktorlu gunes kremi



Kuaforumun kullandigi, istegim uzerine bana da -zorla da olsa- sattigi wax :) Saciniz kisaysa ve hacim vermek istiyorsaniz kesinlikle kullanin. Meyve kokulu -tabi ki- saci besliyor, gun icinde sac sonse bile birkac el hareketiyle ilk hale donen saclar :) Fiyatı 10 TL gibi bir şeydi...



1. Fa deorant, fresh koku, alinmali...
2. Aktarimdan aldigim bolgesel incelme kuru, 250 ml. Duzenli kullanmadim ama baslayacagim :/ Kullandigim 1 haftada 1 cm incelmistim... Bolgesel fazlaligi olanlarda daha cok ise yarayabilir. Fiyatı 70 TL gibi birşeydi, ben internetten bulduğum bölgesel inceltici yağları temin etmek için gitmişsin esasında, daha yağların ismini sayarken, incelmek için mi dedi, evet dedim. Sonra bana kendi yaptıkları bu kürü önerdi. Yıllardır aynı aktara gittiğim ve artık ahbap olduğum için hiç şüphe etmeden aldım. Ama soğuk Ankara ortamında basenime sürmek ürpertiyor beni, brrr!
3. Avon-Solution gece nemlendiricisi... Ise yaramaz.
4. Armani parfum, kokusu meyveli olmadigi icin tercihim degil.
5. Loreal Paris yuz temizleme kopugu. Saç köpüğü formunda, elinize bir kez sıkıp köpüğün kabarmasını bekliyorsunuz. Tek kötü tarafı; gul suyu gibi kokuyor :/ Bana hep mevlüt olaylarını hatırlatıyor bu yüzden...
6. Clean&Clear tonik, alinabilir.



Bu da artık dolabımın son hali...
1. En önde sol tarafta duran minik kavanoz, Alanya'dan aldığım Afrodit yağı... Vücut yağı ve mü-kem-mel kokuyor, bu yaz gittiğimde birkaç yere sordum fiyatı pahalı gelmişti sonra da almayı unuttum :/ 2013 yazında tekrar alacağım.
2. Diğer açık parfümler de saç parfümlerim ^_^ Kokunun en hızlı saçta yayıldığını okumuştum, denemek için de açık parfümleri kullandım haliyle, e bir de 2 alana 3. hediye olunca, mecburen önüm arkam sağım solum açık parfüm oldu ^_^ Yanlış hatırlamıyorsam orada 1 adet Sexy Graffity var, 1 adet Davidoff Echo var, 1 adet de Britney Spears'ın Fantasy olması lazım, yani hepsi şekerli ^_^
3. En sağdaki de Escada - Candy :D Artık bir kez daha şekerli kokuları seviyorum dememe gerek yok herhalde :)
 

Tumtum Dükkan Düzenleme Tuba Çetinkayaya aittir. | TumTum Dükkan Facebook'ta!